Yapay Zeka ve Görsel Tasarımın Geleceği
Yapay zeka, insan hayatını kolaylaştıran bir teknolojidir. İnsanlar tarafından yaratılan ve geliştirilen bu sistemler, çalışma alanlarında verimliliği arttırmasa da insana daha fazla zaman kazandırıyor. Yapay zekaya sahip olan cihazlar günlük yaşamda bize yardımcı olurken, tasarım alanı ile ilgili mesleki işlerde de etkinlik sağlamaktadır.
Grafikerlik, mimarlık ve tasarımı içerisinde uzmanlaşabilecek yapay sınıflandırmalar sayesinde, sonuç odaklı çalısmalara imkan tanınmaktadır. Böylece hem hizmet seviyesi artarken hem de süre kaybı en aza indirgenmiş olmaktadır.
Sonuç itibariyle her geçen gün tartışılan yapay zekaya sahip sistemlerin getirebileceği potansiyel sonsuzdur ve bunun ne denli başarılı olacağı henüz belli degildir.
Ancak gerçekleştiği süreçte hayatın her alanında oldukça pozitif etkilerini görmeye devam edilmektedir.
Tabii bu özelliği sayesinde diğer teknolojik gelişmeler gibi, “geleceğin meslekleri için insana ihtiyaç kalmayacak mı?” sorusunun sorulmasına neden olmaktadır.
Yapay Zeka Teknolojisi ve Yaratıcılık İlişkisi
Son dönemlerde, yapay zeka teknolojileriyle oluşturulan fotoğraflar, illüstrasyonlar ve grafikler gibi birçok farklı tasarım malzemesi kullanmaya başladı. Yapay zeka sayesinde çok az emekle ve kısa sürede sonsuz sayıda eser ortaya çıkartabiliyoruz. Bu durum insanoğlunun yaratma gücünü nasıl etkiliyor?
Yaratma görevini anlamak için “yaratma” kelimesinin ne olduğuna bakmalıyız. Sosyal fayda sağlayacak orijinal ürün veya idealleri gerçekleştirebilmeyi amaçlayarak, gelişmiş bir proje oluşturmadaki yeteneğe yaratma denmektedir. Zihnin hayal gücü ile var olmayan şeyleri ortaya koyabilme becerisi ise zekadır. İnsanoğlundaki bu ayrıntılar herhangi bir robot tarafından yapabilecek bir şey değildir. Dolayısıyla insana ihtiyaç duyulur sonunda her şeyden önce “insani” bir dokunuş arayan sanat eserinde ulaştığımız nokta budur.
Yapay zekanın öğrenmesi ve gelişmesinin insana bağlı olduğuna inanmak büyük bir haklılık taşımaktadır. Yapay zeka, komutlar alarak özgün tasarımlar ortaya koyabiliyor ancak bu döngülerin devam etmesinde insandan alacağı bilgiye de ihtiyaç vardır. İnsan tarafından verilen fikri bilginin olmadığı durumda yapay zeka sadece tekrarlayan bir döngü haline getirmektedir. Dolayısıyla, yaratıcı eserler ortaya çıkması için ona fikri fısıldayan ve yenilikçi yaklaşım sergileyen creatif insanlara gereksinim duyulmaktadır.
Bundandır ki; Yapay zekadan kaynaklı değerli eserler elde etmeyi amaçlayabilmemiz için, onunla beraber çalışmalı ve desteklemeliyiz. İnsani yeteneğini azaltması ya da değiştirmesine rağmen, insani yaratıcılığını yeniden ortaya konulabilecek şekilde kullanım imkanı sunmaktadır.
Bu sayede hem sanatçılar hem de müzisyenler herhangi bir program aracılığıyla, ilham alabileceği yeni projeleri hayata geçirebilme şansına sahip olmaktadırlar.
Son olarak , eğer ki insandan yardım almayıp bağımsızca hareket edebiliyorsa ki bugün itibariyle bunu henüz gerçekleştiremediğimize inanıyorum, sonuçların ne denli başarılı olacağı büyük bir muammadır.
Görsel Tasarımın Teknoloji ile Değişimi
Görsel tasarımda yapay zekâ, son derece etkili bir araç olma özelliğini taşımaktadır.
Önceleri Photoshop ve diğer çizim araçları kullanarak uzun süreler harcanması gereken işlemler artık daha hızlı gerçekleştirilebiliyor. Programlar sayesinde, herhangi bir komut verilmemesine rağmen ortaya çok başarılı eserler konulabilmektedir. Dall-E 2, Deep AI ve MidJourney gibi programlarda bu durumu net olarak görebiliyorsunuz. Fikrinizin ne şekilde sonuçlanacağını bilmeden de size sunulan tasarlama seçenekleri arasından sevdiğinizi tercih edebilirsiniz.
Bugün, yapay zeka ve görsel tasarım arasındaki ilişkiye baktığımızda geçmişten çok farklı olmayan bir dönüşüme tanık olmaktayız. Örneğin; eskiden tabloları hazmetmek için ressamlar tarafından aylar boyunca ustalıkla bitirilmesi gereken eserler varken artık bu durum fotoğraf makinesi sayesinde değişmiştir.
Fakat el emeğine dayanan tablolara verdiğimiz önemden hiçbir şey kaybetmeden iki ayrı dal olan ressamlık ve fotoğrafçılık gelişmiştir. Yapay Zeka tasarımına da bu açıdan yaklaşıldığında insan destekli AI eserlerini ve insani eserler arasında ayırt edilebilirliği kazandırmış olduğunu görmekteyiz. Bu yenilgiye rağmen asla tablo sevgimizde değişmemekte, sanatın can alıcılığını hala hissedebiliyoruz ancak teknolojiyi kullanımımıza sunarak ona yenilik getirerek sanatı evrimleştirdiğimize inanmaktayım.
Yapay zeka ve görsel tasarım arasındaki ilişki, geçmişten çok farklı bir dönüşümü işaret etmektedir. Önceleri ressamlar tablolar bitirmek için uzun aylar harcadıklarında artan teknoloji sayesinde bunu fotoğraf makinesiyle halledebilir oldular. Fotoğraf makineleri insan el emeğine olan önemi azaltmadan ressamlara yeni alanlar sunmuştur. Yapay zeka ise bu durumu daha da ileri taşıyarak AI destekli eserler yaratma imkanı vermektedir.
Her ne kadar yapay zeka gelişiminin bazen meslekteki kipleri ortadan kaldıracağı düşünülse de gerçek şudur ki; bu teknolojide avantaja sahip olabilmek anahtar roldedir. Görsel tasarımcılar, AI sistemlerinden etkilenecek ve ondan yardım alabilecektir. Ama asla tamamen robotik yaklaşımla bağ kurmaları gerekmeyecektir. Görsel tasarımcılar, AI’yi desteklemeli ve sonuçta meydana çıkan eserde hem robotik hem de insani unsurların bulunmasına odaklanmalıdırlar. Bu sebeple, insani yetenekler ile beraber yaptığımız çalışmalardaki tutarlılığı sağlayarak, yeni nesiller için değişime başlanması gerekmektedir.
